Üniversite öğrencilerinin ortak düşmanı ve ayrılmaz yoldaşı olan staj süreci, hiç şüphesiz ki özellikle her yaz döneminin yanında, fakültenin 5. sınıfını da bu amaca harcayan eczacılık öğrencileri için vazgeçilmez bir aşama haline gelmiştir.
Stajyerlik, temelde bakıldığında mesleki hayata atılacak tecrübesiz yeni mezunlar için oldukça önem taşır. Fakültede öğretilen teorik bilgiler uygulamalı şekilde hayata geçerken hem kitaptan öğrenilenler pekişir hem de sayfalarca makalelerde bile yazmayan bir bilgi deneyimlenerek edinilir.
Okullarımız ne kadar donanımlı olsalar da biz ne kadar kendimizi bilgisel anlamda geliştirsek de sonuç olarak ‘‘İş, başındayken öğrenilir.” sözünden ileriye gidemiyoruz.
Stajın bilgileri pekiştirmenin yanında bir diğer artısı da mezun olduktan sonraki çalışma alanlarının birbirinden farklı olduğu meslek gruplarında, öğrencinin hangi yola evrileceğini kulaktan dolma ve başkalarının yaşadığı deneyimleri dinleyerek değil de bizzat kendi yaşayarak karar vermesine olanak sağlamasıdır. Örneğin, mezun olup diplomasını alan bir eczacılık öğrencisi için ne istediğini bilmek altın değerindedir. “Eczane mi açmak istiyorum? Ruhsat departmanında mı mutlu olurum? Hastane eczacılığı da olabilir aslında.” gibi bir sürü soru içinde herkes kendince doğru cevabı arar. Yapılan stajlarda kesin bir cevap bulunamayabilir ama en azından hangisinin istenmediği konusunda bilgi sahibi olunarak doğru cevaba bir adım daha yaklaşılır.
Birçoğumuz bu farkındalıklarla staj ayarlamak için çok ciddi çabalar veriyoruz.
Sonuç: Hüsran.

Eczacılık öğrencilerinin staj yapma imkanı bulduğu serbest eczane, hastane eczanesi ve ilaç sektöründe stajlarını yapmış biri olarak kendi penceremden sürecin kemikleşmiş birkaç sorununa değinmek istiyorum.
Serbest Eczane
Staj sorununun başında, tartışmasız olarak serbest eczaneler gelmektedir. Üzülerek söylüyorum ki eczacılarımızın stajyerlere bakış açısında ciddi sorunlar olduğunu düşünüyorum. Stajyerlere gerekli özeni göstermek konusunda istekli eczacı sayısı maalesef ki oldukça az.
Öğrencilerin staj yapmak zorunda olmaları ve seçeneklerinin kısıtlı olması dolayısı ile kendilerine mecbur olarak gören bir kesim mevcut. Staj yapan öğrencilerin yasal hakkı olan ücret bile verilmezken verilse bile bunu bir lütuf olarak görüp karşılığında minnettarlık bekleniyor. Yan hakların zaten konu bile olmadığı bu süreçte, öğrenci çoğu zaman seçeneksiz kaldığından dayatılan şartları kabul etmek zorunda kalıyor ve verimsiz bir staj süreci geçiriyor. Bu da mesleğini yeni tanımaya başlayan bir öğrencinin en başından negatif duygular beslemesine sebep oluyor. Sanırım burada beni en üzen durum, tüm bunlara sebep olan eczacılarımızın hemen hemen hepsinin öğrencilik hayatlarında aynı süreçten geçmesine rağmen meslektaş adaylarına aynı zorlukları çektirmeye devam etmesidir.
Hastane Eczanesi
Eczacılığın keyifli bir diğer dalı olan hastane eczacılığında da durum diğer sektörlerden farklı işlemiyor. Staj için görüşmeye gittiğinizde ilk duyacağınız cümle ekseriyetle ‘‘Maalesef, biz stajyer almıyoruz.” şeklinde bir geçiştirme cümlesi oluyor. Bu geçiştirmeye direnmeyip ‘’Tamam.’’ derseniz hastane eczacılığı stajı yapamıyorsunuz:). Fakat biraz ısrar edip araya “tanıdık” sokabilen şanslı kişilerdenseniz hastane eczanesinde staja başlayabilirsiniz.
Buna karşın özel hastanelerde bulunan stajlar, benim deneyimlerime göre öğrenci haklarının en fazla göz ardı edildiği stajlardır. Örneğin, özel bir hastane ile yaptığım staj görüşmemde hakkım olan ve onların bana vermesi gereken ücreti elden getirmemi onların da aynı parayı banka hesabım üzerinden tekrar bana yollayacaklarını çok rahat bir şekilde söyleyebildiler.
Hastane eczacılarının sorunlarının bile zar zor görüldüğü bu düzende hastanede stajyer eczacılık yapan öğrencilerin haklarının daha çok yenileceği konusunda geleceğe yönelik tahminde bulunmak hiç de zor gözükmüyor. Umarım bir an önce gerekli özveri tüm paydaşlar tarafından gösterilir.
İlaç Sektörü
Ve çoğu eczacılık öğrencisinin kızıl elması ilaç sektörü stajı… İlaç sektöründe çalışma isteği zaman geçtikçe artmaya başladı. Bunun başlıca sebeplerini, eczane açılmasına kota gelmesi ve devir ücretlerin oldukça artması olarak görüyorum. Sektörün de eczacıya olan talebi doğrultusunda birçok eczacı adayı ilaç sektöründe kariyeri kendine hedef olarak koydu.
Bu yolun tabi ki ilk adımı bir ilaç şirketinde staja başlamaktır. İlaç şirketlerinin düzenli ve kuralcı yapısı içinde özlük haklarına -istisnalar dışında- saygı duyulduğunu söyleyebilirim. Maddi ve manevi olarak staj ihtimalleri içinde en iyi konumda olan sektör stajının en büyük handikabı hiç kuşkusuz az sayıda stajyer alımı ve sürecin oldukça zor geçmesidir. Sektör stajının anahtar kelimesi bana kalırsa ‘‘referans’’tır. Talep yoğun, kontenjan az olunca elemelerin çok sıkı yapıldığı bu süreçte size büyük bir avantaj sağlayacak olan itici güç sağlam bir referansınızın olmasıdır. Az olan kontenjanlar çoğu zaman ilana bile çıkmadan şirket içindeki iletişim ile dolmaktadır.
Tabi ki kendinizi geliştirip çabaladığınız takdirde sektör stajı bulabilirsiniz. Sürece bir yerinden dahil olup zaman geçirdiğinizde otomatik olarak kendi referanslarınızı geliştirmeye başlıyorsunuz. Bu yüzden önemli olan ve en zoru ilk adımdır. Pes etmemek, ısrarcı olmak ve tabi ki “kendiniz” elinizdeki en büyük kozunuzdur.
Sonuç olarak mesleğimize ilk adımlarımızı attığımız, bulmanın yapmaktan daha zor olduğu bu süreç bizim için oldukça önemli. Deneyimin sürekli talep edildiği günümüzde deneyim kazanmanın kolaylaştırılması temennisiyle saygı, anlayış ve değer görme isteği içinde olmak, ben ve benim gibi bütün öğrenci arkadaşlarımın en büyük hakkıdır. Herkesin birbirinin yolunu kolaylaştırmak için çaba gösterme gayretinden vazgeçmemesini umarak gelecek nesile yol göstermeye çalışan tüm meslek büyüklerime, çalışmaktan ve denemekten vazgeçmeyen değerli sınıf arkadaşlarıma sevgi ve saygılarımı iletiyorum.