Serbest piyasa savunucuları piyasanın bir görünmez eli olduğuna (Tanrı’nın eli diye de bilinir), herkes kendi çıkarı peşinde koşarken piyasanın görünmez elinin sosyal ve kamu yararını düzenlediğine inanırlar, daha doğrusu inandırırlar.
Türkiye’nin hızlı piyasalaşma ve özelleşme sürecinde tam da piyasacıların istediği plansız eğitim ve plansız istihdam politikaları sonucu ülkemiz özel tabela üniversite çöplüğüne dönmüş, diploma tacirleri gençlerin gelecek umudunu kâr kapısına dönüştürmüş durumdadır.
Bunun karşıtı planlı eğitim ve istihdam politikasıdır. Ülkenin hangi mesleğe ne kadar ihtiyacı var planlanır. Eğitim ona göre orta eğitim düzeyinden başlayacak şekilde yapılandırılır. Bu sayede meslekler ve emek değerlenir.
Kapitalist mantık şirketlere artı değer yaratmak için emeğin ve mesleklerin olabildiği kadar değersizleşmesini isteyecek şekilde çalışır. Bugün yaşadığımız süreç de bunun göstergesidir.
Meslek değersizleştirmesi sorunu ülkemizde bütün meslekler gibi dünyanın en kadim mesleklerinden biri olan eczacılıkta da yaşanmaktadır.
Türkiye’nin ne kadar eczacıya ihtiyacı olduğu Sağlık Bakanlığı dahil birçok kurum tarafından değerlendirilmiş, hali hazırdaki eczacı sayısının ihtiyaçtan fazla olduğu her çalışmada görülmüştür. Buna rağmen her yıl mantar gibi eczacılık fakültesi açılmaya devam etmektedir.
Yıllardır eczacılık meslek örgütleri bu konuda mücadele etmektedirler.
“Dört Duvardan Fakülte Olmaz”
Durum bu iken bu sene İstanbul Eczacı Odası, 14 Mayıs Eczacılık gününde mitingli bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklama “Dört Duvardan Fakülte Olmaz” başlığı taşıyordu. Çok basit bir şekilde eczacılık fakültesi enflasyonunun sonlandırılması talep edildi.
Buraya kadar her şey normal. Peki sizce bu basın açıklamasına karşı cevap niteliğinde bir açıklama nereden gelmiş olabilir?
Tahminleri duyar gibiyim, “Hükümet”, “YÖK”, “Sağlık Bakanlığı…”
Maalesef çok yanıldınız!
Davula vurduğumuz tokmağın sesi bambaşka bir yerden geldi. Bu açıklamaya cevap niteliğinde bomboş bir açıklama TOBB’dan geldi, uzun adı ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği.
Açıklamanın özü piyasanın elinin hangi saiklerle bu sorunun devamında ısrarcı olunduğu da göstermektedir:
“Açılan yeni eczacılık fakültelerinde ülkemizin sadece iç ihtiyacına yönelik öğrenci yetiştirilmemekte, aynı zamanda uluslararası öğrencilere de yüksek kaliteli eğitim imkânı vakıf üniversitelerince verilmekte ve ülkemizin uluslararasılaşmasına, yayılma politikasına, ekonomik girdisine katkı sağlanmaktadır.”
“Kardeşim, TOBB sen ne alaka!” diyenler için şunu da dile getirelim, TOBB Türkiye’de özel sektörün çıkarları için kurulmuş bir yapıdır. Piyasanın görünmez eli belli ki eczacıların ısrarlı taleplerinden rahatsız ve anlaşılan mücadele yeni başlıyor. Şimdiden gazamız mübarek olsun!
Mesleğimizi de, halkın sağlığını da, gençlerimizin
geleceğini de bu kan emicilere yedirmeyeceğiz!