Her geçen gün birçok insanın bağışıklığını güçlendirmek için kulaktan duyduğu, ekranlarda maruz kaldığı her gıda takviyesini tükettiği; birçok influencerın, şarlatanın bağışıklığı güçlendirdiği iddiasıyla her derde deva ürünlerine alıcı bulabildiği günümüzde bağışıklığı sağlayan en önemli etkenler olan aşılara karşı ise aşı tereddüdü yaratılmaya çalışılıyor. Kim bilir belki de yaratılan bu pazarın oluşması için aşılara güvenden kurtulmak gerekiyordur… Aşıların birçoğu da patentlerle ilaç tekellerince kar amacı güdülerek pazarlansa da hala aşılardan daha güvenilir ve etkin bağışıklama metodu geliştirilemedi.
Tüm aşıları kendimiz üretip tüm halka ücretsiz
sunacağımız günlerin özlemiyle…
Ecz. Aysu Karbuz Deveci: Esin Hocam merhabalar, sorularımızı yanıtlamayı kabul ettiğiniz için teşekkür ederiz. Hızlıca başlayacak olursak, Zona aşısını kimlere tavsiye ediyorsunuz? 50 yaşını geçen kişiler mi zona aşısı yaptırmalı?
Prof. Dr. Esin Davutoğlu Şenol: Zona aşısını 50 yaş üzerindeki herkese tavsiye ediyoruz çünkü zona sıklığı elli yaş üzerinde dramatik olarak artıyor, %50-60 gibi oranlara çıkıyor 50 yaşından itibaren. Dolayısıyla 50 yaş üzerindeki herkesin 2 doz olarak yaptırması çok önemli. Bu arada bağışıklık sisteminde kırılma olan yani romatizmal ilaçlar kullanacak, kanser kemoterapileri alacak, kök hücre alacak hastalara da öneriyoruz. Aslında yancı hastalıkları olanlar için de önerilmesi çok önemli. 18-50 yaş arasında söylediğim gibi bağışıklık sisteminde kırılmalar olan kemoterapi hastaları gibi hastalar önerilenler arasında. Ama 50 yaş üzerinde herkes demek doğru olacaktır.
Ecz. Aysu Karbuz Develi: Zona aşısı koruyucu olarak mı uygulanıyor yoksa hastalığı geçiren ya da daha önce geçirmiş kişilere tedavi amaçlı mı sunuluyor?
Prof. Dr. Esin Davutoğlu Şenol: Zona uyur halde kalmış su çiçeği mikrobunun bağışıklık sistemindeki kırılma sırasında uyanmasıyla ortaya çıkan bir hastalık olduğu için zona geçirmiş bir kişinin tekrar tekrar geçirme olasılığı var. Geçirme süreci bittikten sonra zona aşısını önerdiğimiz herkes gibi yaptırmalarını istiyoruz. Yani 50 yaşın üzerindeyse mutlaka yaptırmalı, infeksiyonu geçirmiş olsa da. Çünkü infeksiyon bir bağışıklık bırakmıyor, ancak bizim bağışıklık sistemimizde bir denge sonucu kurulabilen bir yatışma hali oluyor. Dolayısıyla o bağışıklık sistemini aşı yoluyla güçlendirmeyi istiyoruz.
Ecz. Aysu Karbuz Develi: Daha önce zona geçirmiş bir kişiye zona aşısı olmasını tavsiye ediyor musunuz?
Prof. Dr. Esin Davutoğlu Şenol: Aslında zona hastalığını geçirmiş kişiye koruyucu olarak önerebileceğimiz tek şey yine aşının kendisi. Çünkü bağışıklık sistemindeki kırılmaların bir kısmını öngörebiliyoruz; işte AIDS hastası olmak, kanser kemoterapisi almak, bağışıklık sistemini baskılayıcı ilaç kullanmak, 50 yaşın üzerinden itibaren azalan bağışıklık yanıtı gibi. Ama bir yandan da bağışıklık sistemini, çok uykusuzluk, stres gibi ya da çok ağır bir viral enfeksiyon, mesela Covid yapıyor bunu, Covid geçirmek gibi süreçleri de kontrol edemiyoruz. Onun için en iyisi zonaya karşı aşı yoluyla korunmak.
Ecz. Aysu Karbuz Develi: Zona aşısının herhangi bir yan etkisi var mı? Yaptıracak kişilere sağlık bakımından neler söylersiniz?
Prof. Dr. Esin Davutoğlu Şenol: Zona aşısı inaktif bir aşı, tüm aşılarla birlikte yapılabilir, zona mikrobunun kendisi yok, sadece bir bölümü var. Kol ağrısı, baş ağrısı, ateş gibi ilk 48 saat içinde görülen yan etkiler dışında ciddi ve sorun çıkarabilecek bir yan etkisi yok. Uzun süredir ruhsatlı bir aşı. Onun için dünyada kullanımı ve yan etki verileri de var. %95’in üzerinde zonayı engelliyor. Zonadan sonra gelişecek komplikasyonları da %90-95 oranında etkileyen çok etkili bir aşı. İki doz halinde yapılmasını istiyoruz. İki doz arasında en az iki ay olacak. 0 ve 6. aylarda yapılmasını istiyoruz. Ömür boyu tek bir kere yapılan bir aşı.