Bazı eczacılık fakültelerinde yaşanan ancak gündemde yer bulamayan bir problem var. Öğrenciler laboratuvar malzemelerini kendileri satın almak zorundalar. Üstelik bu durum çoğunlukla köklü üniversitelerde yaşanıyor. Derslerin başlangıcından kısa bir süre önce elimize malzeme listesi veriliyor ve cüzdanlarımızın durumunu kimse sormadan bu malzemeleri toparlamamız bekleniyor. Listelerde jilet, tüp gibi uygun maliyetli ürünler olabilir ancak büret gibi yüksek maliyetli malzemeler de söz konusu.
Bu yazıyı, mezun olmuş eczacıların anlayabileceği bir dille kaleme alıyorum. Öğrencilik yıllarını hatırlayın: Yurtta mıydınız, fakülteye ne kadar uzaktı, kışlar sert miydi ve toplu taşıma kalabalık mıydı? Şu anda eczacılık okuyorsanız büyük şehirlerin kalabalığı, ekonomik zorluklar, zamanında açıklanmayan malzeme listeleri gibi konuları düşünün. Bir sabah uyandığınızda, 3 gün sonra kullanmanız için bir büret gerektiğini düşünün. ‘’Ne var bunda? ‘’ demeyin, lütfen. Laboratuvar malzemeleriyle uğraşmak bir mücadele gerektirir. İlan asıldı mı karmaşa başlar. Hızlı davranırsan sorun yok, üst dönemlerden alabilirsin. Ama bulamazsan iki seçeneğin var: Büret satın almaya git ya da daha ucuza bulma umuduyla internetten sipariş ver. İnternetten hızlı ve sağlam gelirse şanslısın. Ya sonra? İki sene hiç kullanmayacağın o büretin kırılmasın diye dolap tepelerinde saklarsın.
“Acil Büret Lütfen”

Kalıcı bir çözüm olmamakla birlikte birkaç öğrencinin gününü kurtarabilmek adına alt ve üst dönemler arasındaki koordinasyonla malzemelerin dönüşümünü sağlayacak “Acil Büret” tarzında girişimlere ihtiyaç var. Diş hekimliği öğrencilerinin kullandıkları malzemeler için kurdukları benzer girişimler mevcut. Eczacılık, kimya, biyoloji gibi bölümlerde de acil ihtiyaç duyulan laboratuvar malzemelerini ödünç alacakları bir sistem oldukça faydalı olabilir. En azından dolaplarımızın tozlu raflarındaki büretler veya bitmek bilmeyen pH kağıtları gibi malzemeleri bir sonraki laboratuvarda belki lazım olabilir diye bekletmek yerine birilerinin işine yaramasını sağlayabiliriz. Her sene 100 mezun veren bir fakültenin mezunlarının maddi durumlarını yerine geldiğinde büret gibi temel malzemeleri hediye etmeleri sorunların bir kısmını yine geçici olarak çözebilir. Sorun yeterli malzemesi olmayan üniversiteler mi, malzeme konusunda öğrencileri gözeterek talepte bulunmayan eğitim öğretim görevlileri mi, geç ilan edilen malzeme listeleri mi, ekonomi gözetilmeden verilen burslar mı, yeteri kadar üst dönem tanımayan öğrenciler mi? Sebepleri inceleyebiliriz ancak şu an elimizde sadece üç gün içinde malzemelere bütçe ayırmaya çalışan öğrenciler var. Sistem kendi içinde kilitlenirken mağdur durumda kalan öğrenciler oluyor. Yazının sonuna kadar gelen sevgili okuyucu, bozulan sistemin hangi parçasında yer alıyorsan düzeltmek için bir adım atmak senin elinde. Bu sistemi çözmek için ilk adımı atmayan da biziz. Ben bu yazımla ilk adımı atıyorum. Devamı sendendir sevgili okuyucu…